Suriye’deki Kürt insan hakları ve sivil toplum örgütleri, Şam geçici hükümetinin hazırladığı anayasa taslağına tepki gösterdi: “Eşit vatandaşlık temelinde adım atılması gerekirken, dışlamayı pekiştiriyor.”
Taslağın, “Suriye’nin etnik ve kültürel çeşitliliğini göz ardı ettiği” belirtildi ve “halkların eşit temsili ve katılım ilkelerine uymadığı” ifade edildi.
Açıklamada, Kürtlerin ve diğer temel bileşenlerin anayasa sürecinden dışlanmasının, Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi’ne aykırı olduğu ve siyasi katılım hakkının ihlali anlamına geldiği belirtildi.
Ayrıca “Arap olmayan toplulukların dil, kültür ve siyasi haklarını koruyacak anayasal güvencelerden yoksun olduğu” vurgulandı.
Açıklamada, “hukukun üstünlüğü ve eşit vatandaşlık temelinde devlet kurma yolunda bir adım olması gerekirken, dışlamayı pekiştirdiği” ifade edildi.
13 Mart 2025
Anayasal bildirgenin cinsiyet eşitliği ilkesini ihmal ettiği, kadınların siyasi karar alma sürecine katılımını garanti altına almadığı belirtildi.
Ayrıca, “Arapça dışındaki dillerin korunmasına dair herhangi bir garanti içermediği” ve Kürtçeyi kapsayan bu eksikliğin, “azınlıkların dil ve kültürel haklarını koruma altına alan uluslararası standartlara aykırı olduğu” ifade edildi.
12 Mart 2025
Açıklamayı imzalayan kuruluşlar, anayasal bildirgenin uluslararası geçiş dönemi normlarına uymadığı gerekçesiyle “kesin olarak” reddedildiğini belirtti.
Bu bildirgenin, “tüm Suriyelilerin iradesini yansıtmadığı, dışlayıcı politikaları pekiştirdiği ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararında belirtilen geçiş dönemi adaleti ilkelerini ihlal ettiği” vurgulandı.
Anayasa komitesinin yeniden oluşturulması gerektiği, komiteye Suriye toplumunun tüm bileşenlerini temsil eden hukukçular ve anayasa uzmanlarının dahil edilmesi gerektiği ifade edildi.
10 Mart 2025
Kurumlar ortak açıklamada Anayasa için öneriler sundu:
1. Önceki Suriye anayasası, baskıcı bir rejim altında hazırlandığı için geçiş süreci için yasal referans kabul edilmemelidir.
2. Anayasal bildirge, Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi ve BM Azınlık Hakları Bildirgesi gibi uluslararası normlara uygun olmalıdır.
3. Geçiş süresi dört yılı aşmamalıdır. İlk iki yıl, kalıcı bir anayasal sisteme geçişin temellerini atmalıdır.
4. Geçiş döneminde siyasi adem-i merkeziyetçilik benimsenmelidir.
5. Ülkenin adı “Suriye Cumhuriyeti” olmalıdır.
6. Anayasal bildirgenin geçici bir belge olarak kalması sağlanmalı, kalıcı bir anayasa yerine geçmemelidir.
7. Sivil toplum kuruluşları sürecin her aşamasına dahil edilmelidir.
8. Yargı yetkisinin yürütmeden tamamen bağımsız olması sağlanmalıdır.
Açıklamanın sonunda, anayasal bildirgede bu ilkelerin göz ardı edilmesinin “geçiş sürecini istikrarsızlaştıracağı ve hukuki adaleti zedeleyeceği” uyarısı yapıldı.
İşte imzacı kuruluşların sıralaması:
1. Suriye Kürt İnsan Hakları Ağı
2. Suriye İnsan Hakları Örgütü – MAF
3. Suriye Kürt İnsan Hakları Örgütü
4. Suriye Kürt İnsan Hakları Komitesi – RASD
5. Düşünce Mahkumlarını Savunma Örgütü (Rovanke)
6. Jiyan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Girişimi
7. Kürt Kadın Hareketi (Tevgera Femînistên Kurd)
8. ASO – Kurdische Gemeinde Herne e.V.
9. Avrupa Kürt Sivil Toplum Örgütü
10. Özgür Kürt Kadın Örgütü
11. Kürdistan Sivil Toplum Güçleri
12. Suriye Kürt Yazarlar ve Gazeteciler Birliği
13. Demokratik Ulusal Buluşma Hukuk Komitesi
14. Suriye Kürt Kadınlar Birliği
15. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü
16. Mitan Şahinleri Örgütü
17. Avusturya Kürt Kadın Sanat ve Kültür Örgütü
18. Rusya’daki Suriye Kürt Topluluğu
19. Kürt Sivil Toplum Örgütü – Jeostrateji Merkezi
20. Avrupa’daki Rojava Kürt Sivil Toplum Örgütleri Birliği
21. Kürt Kadın Sesleri Platformu
22. Reşid Hemo Kültür Merkezi
23. Avrupa Kürdistan Yazarlar Birliği Temsilciliği
DÜNYA
7 saat önceDÜNYA
8 saat önceDÜNYA
18 gün önceGÜNDEM
20 gün önceMAGAZİN
20 gün önceGÜNDEM
20 gün önceGÜNDEM
20 gün önce